Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile Helal Akreditasyon Kurumu kuruldu. Tüm üretici ve pazarlama kurumları Danışman Kurulu'nda yer aldı. Hiç gıda örgütüne yer verilmezken, tüketici örgütlerinden ise bir temsilciye yer verildi. Yönetimde kimleri yer alacağı ise muamma. Bir başka gariplik ise TÜSİAD bile kurulda yer aldı. Garip ama gerçek bu!
 
Mısır'da kolayca ve ucuza bulunabilen Tramadol adlı ağrı kesici, her üç Mısırlı'dan birini etkileyen bir bağımlılığa dönüştü. Reçeteyle alınabilen Tramadol'a Mısır'da yaklaşık 30 milyon kişi bağımlı.
Sağlık Bakanlığı, 2011-2016 yılları arasında kanserden ölümlerin dünya ortalamasının üstünde olduğu Antalya, Ergene ve Dilovası’nda geniş çaplı bir araştırma yaptı. Kanser vakalarında çevre kirliliğinin rolüne ışık tutan çalışmanın sonuçları gizlenen gerç.ekleri gözler önüne serdi. Henüz komuoyuna açıklanmayan raporda insan sağlığını tehdit eden pestisitin taze fasulye, biber, hıyar, marul, maydanoz, çilek, erik ve elmada maksimum kalıntı limitlerini çok aştığı ortaya çıktı. Sularda ise yine kanserojen etkisi bilinen hidrokarbon kalıntıları tespit edildi.
 
Sayıştay, tüm şeker fabrikalarını denetledi. Ortaya çok edici bir sonuç çıktı. Tüm fabrikalar şekere ‘Formalin’ adlı zehir ekliyormuş.
‘Küresel ısınmaya, depremlerin en şiddetlisine, her türlü patlamaya, meteor düşmesi ve hatta nükleer saldırılara karşı dirençli’ diye kibirleniyorlardı, suya bile dayanamadı. Tabii tohumları insanlığın elinden alıp, yaratılışına müdahale edilmiş hibrit ve GDO’lu tohumları dayatmak için 2007’de kurulan ve ‘kıyamet günü kasası’ diye de adlandırılan ‘Svalbard Küresel Tohum Deposu’ çöpe döndü. Geçtiğimiz Mayıs’ta su basan şeytanî depo yine sulara teslim oldu. Tüm dünyadan toplanan; Afganistan, Irak, Suriye ve Mısır’ın bütün arşivi kaçırılan depoda milyonlarca tabii tür insanlıktan kaçırılıyor.
 
Tarihi raporda, nişasta bazlı şekerlerin zararları saymakla bitirilemezken, hükümetten kotaların biran önce düşürülmesi talep edildi. Hükümet son 16 yılda 2017 yılı hariç her yıl NBŞ kotalarını ülkenin ihtiyacı olmadığı halde artırmıştı. Sağlık Bakanlığı, kamuoyunda ciddi tartışma konusu olan nişasta bazlı şekerlerle ilgili Bilim Kurulu’nu 8 yıl sonra yeniden topladı. Her biri alanında uzman 12 bilim adamından oluşan Bilim Kurulu, nişasta bazlı şekerlerin insan vücuduna olan etkilerini bilimsel araştırmalar ışığında yeniden değerlendirdi. Dünyadaki gelişmeleri de inceleyen Bilim Kurulu, nişasta bazlı şekerlerin zararları ile ilgili çarpıcı sonuçlara ulaştı.
Haramın hamuduyla götürüldüğü bir çağda, şu köylünün yaptığı olacak şey değil.
 
Fazla söze gerek yok. Aşı yalanıyla insanlığın nasıl soyulduğu ve hasta edildiğini görmek için gerçek hikayeleri ve düzenbazlıkları doktorlardan dileyin.
Eşi benzeri az görülür, bin yıldır adı dillerden düşmeyen, büyük filozof, ilim adamı, eşsiz hekim İbn Sina’nın benzersiz külliyatı El-Kanun Fi’t Tıbb’ın yanlış tercüme edildiği ortaya çıktı. Bir Kamu kurumu olan Atatürk Kültür Merkezi’nce 6 cilt olarak yayınlanan El-Kanun Fi’t Tıbb’ın tercümesinde, insan sıhhatini tehlikeye düşürecek hataların yer aldığı görüldü. Eserin satışının durdurulması, tercümenin ilmi bir heyet tarafından incelenmesi gerekiyor. İşte konuyla ilgili detaylar:
 
Bingöl’de yapılmış bir araştırma. Akademisyenler Adaklı ilçesindeki elma üreticilerine soruyor: “Kullandığınız tarım ilacı kısa süreli zehirlenmeler yapabilir mi?”... Yüzde 90’ı “Evet” diyor.
Dünya'da her yıl 25 milyon 'güvensiz' kürtaj yapılıyor. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) dünya genelinde her yıl yaklaşık 25 milyon "güvensiz" kürtaj yapıldığını duyurdu.
 
Devlet dediğin böyle olmalı. Hamuduyla götürene af, damgasız 15 yumurtaya 15 bin lira ceza kesmeli. Amaç milletin kendi imkanlarıyla geçinmesini engelleyip, büyük şirketlere mahkum etmek olmalı. Herkesi şirketlerin ve zenginleri köleşi yapmalı devlet dediğin. Yazık ki bu Avrupa'da değil, Türkiye'de oluyor. Ama kimse korkmayıp inadına direnmeli. Direnerek ve el birliği ile bu zulme durdurabiliriz.